Değerli Meslektaşlarımız,

Öncelikle 23 Mayıs günü başlayan Sigorta Haftanızı kutluyor çalışmalarınızda bol kazançlar ve başarılar diliyoruz.

Sigorta Haftası kapsamında 26 Mayıs 2022 Perşembe günü saat 16:00’da elektronik ortamda gerçekleştirilen “Dağıtım Kanalları Paneli ‘ne TOBB Başkanı Sayın M. Rifat HİSARCIKLIOĞLU, TOBB SAİK Başkanı Sn. Levent Korkut, SEDDK Başkan V. Sn. Ali Ersoy ile TSB Başkanı Sn. Atilla Benli ve Sigorta Şirket yöneticileri de katılım gösterdiler.

Panelde konuşan Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu, “Ülke ekonomimiz için yeni yatırımların finanse edilmesi ve mevcut yatırımların korunması hayati öneme sahip. Zira sermaye birikimimiz, yeni yatırımları finanse etmeye yetmiyor. İşte bu noktada, sigorta ve bireysel emeklilik sistemi devreye giriyor” dedi.​

TOBB Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu konuşmasında, hafta başında, TSB tarafından Türkiye Uluslararası Sigorta Zirvesi’nin gerçekleştirildiğini hatırlatırken, “Bu Zirvede çok hayırlı bir işe de imza atıldı. Azerbaycan, Kazakistan, Kırgızistan ve Özbekistan Sigorta Birlikleri ile “Bölgesel Sigorta Konseyi” kurulması için mutabakat zaptı imzalandı. Bu başarılı organizasyondan dolayı, Türkiye Sigorta Birliği Başkanı Sayın Atilla Benli ve çalışma arkadaşlarını tebrik ediyorum” ifadesini kullandı.

Bundan 2 yıl önce sigortacılık sektöründe önemli bir gelişme yaşandığından bahseden Hisarcıklıoğlu, Sigortacılık ve Özel Emeklilik Düzenleme ve Denetleme Kurumu’nun faaliyetine başladığını hatırlattı. TOBB Başkanı, “Pandemi dönemine denk gelmesine rağmen, kurumsal yapılanmasını çok hızlı bir şekilde tamamladı. Vatandaşların hak ve menfaatlerinin korunması noktasında isabetli ve cesur kararlar alarak, ülkemiz sigortacılık sektörünün gelişimi için başarılı çalışmalara imza attı. Tüm bu değerli çalışmalarından dolayı, Başkan Vekili Sayın Ali Ersoy’un şahsında, Kurul Üyeleri ve Kurum çalışanlarına da teşekkürlerimi sunuyorum” dedi.

– “BES ve hayat sigortasında acente etkinliğini en kısa sürede artırmalıyız”

TOBB Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu şunları söyledi: “Bireysel Emeklilik Sisteminde fon büyüklüğü 244 milyar lirayı aştı. Bu kamunun ve Özel Emeklilik Şirketlerinin önemli bir başarısı. 2021 yılında hayat dışı branşta prim üretimi 87,5 milyar lira olarak gerçekleşti. Bu üretimin yaklaşık %70’ini acente ve brokerler gerçekleştirdi. Hayat branşında ise, prim üretimi 17.7 milyar lira oldu. Ancak bu rakam potansiyelinin çok altında. Bu üretimin sadece %11’i acentelerimiz tarafından gerçekleştirildi. Bakınız Almanya’da sigorta acentelerinin hayat sigortasından aldığı pay, %50 seviyelerinde. Demek ki ülkemiz hayat sigortacılığının gelişmesi için, sigorta acentelerini bu alana da kanalize etmeliyiz. BES ve hayat sigortasında acente etkinliğini en kısa sürede artırmalıyız. Ülkemizde en çok kullanılan sigorta ürünü olan trafik ve kasko sigortası üretiminde acentelerin payı %80’in üzerinde. Yangın Sigortalarında acente payı %40’ın, sağlık ve nakliyat sigortalarında %50’nin üzerinde. Peki, acenteler bu üretim oranlarını nasıl yakalıyorlar? Çünkü acenteler coğrafi ve sayısal olarak en yaygın dağıtım kanalı. Çünkü acenteler müşterilerinin ihtiyaçlarına en uygun sigorta ürünlerini sunuyor. Çünkü acenteler müşterilerini tam ve doğru şekilde bilgilendiriyor. Müşterilerine 7 gün 24 saat hizmet sunuyor. Ayrıca, Sigorta acentelerinin, sigorta şirketlerine katkısı da çok büyük. Acenteler, sigorta pazarında coğrafi çeşitliliği sağlıyor, sigorta poliçelerini toplumun tüm sosyo-ekonomik gruplarına ulaştırıyor. Tüm bu nedenlerden dolayı, ülkemiz sigortacılığının gelişmesi ve sürekliliğinin sağlanmasında büyük öneme haiz olan sigorta acentelerini desteklemeliyiz.”

-Alternatif satış kanalları değil, alternatif satış yöntemleri geliştirmeliyiz

Sektörde yanlış anlaşılan bir kavram bulunduğuna işaret eden Hisarcıklıoğlu, “Pazarı büyütmek için alternatif satış kanalları geliştirmemiz gerekir” denildiğini hatırlatarak, “Sigortacılık Kanununda dağıtım kanalları bellidir. Başka bir dağıtım kanalına ihtiyaç yoktur. Alternatif satış kanalları değil, ancak mevcut acentelerimiz üzerinden alternatif satış yöntemleri, yeni iş modellerini geliştirmeliyiz.

Dijitalleşme, mevcut satış kanallarının gelişimi için kullanılmalıdır. Acente ve brokerler arasındaki haksız rekabet ve uygulamalar engellenmeli, bu meslek gruplarında özellikli projelerde iş birliği imkanları geliştirilmelidir. Acentelere pazarlama ve yönetim süreçlerinde gelişen teknolojilerden faydalanma imkanı sağlanmalıdır” diye konuştu.

– Acentelerimizin gelişimi için, maddi olarak da desteklenmeleri gerekiyor

TOBB olarak, Türkiye Sigorta Birliği işbirliğinde, acentelerin mesleki bilgi ve yetkinliğini artırmaları amacıyla yeni bir eğitim programı hazırladıklarını anlatan Hisarcıklıoğlu şunları söyledi: “TOBB Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesi ile Türk Sigorta Enstitüsü Vakfı iş birliğinde, online olarak kapsamlı bir eğitim verilecek. Bu eğitim, levhaya kayıtlı arzu eden tüm acente yetkili ve çalışanlarına açık olacak. Eğitim bütçesinin çok büyük bir kısmını TOBB ve TSB olarak bizler karşılayacağız. Biz TOBB olarak diyoruz ki; en güzel yatırım eğitime yapılan yatırımdır. Acentelerimizin gelişimi ve kurumsallaşmaları için, maddi olarak da desteklenmeleri gerekiyor. Gittiğim her ilde acenteler; Başkan trafik komisyonlarımız ne olacak diyor? İşte, geçen yılki toplantıda yaptığımız bu çağrı kısmen karşılık buldu. Havuz poliçelerinde acente komisyonları artırıldı. Bu konudaki olumlu yaklaşımlarınızdan dolayı sizlere teşekkür ediyoruz. Ancak, yeterli değil. Trafik sigortasında tüm araçlar için, acente komisyonu artırılmalı.

Son dönemde ülkemiz sigortacılığı için önemli gelişmeler yaşandı. Sektörde tartışmalara neden olan Mesafeli Sigortalar Satışı Yönetmeliği kaldırıldı. Yeni bir Yönetmelik yayınlandı. Çok şükür acentelerimizin buradaki endişeleri giderildi. Trafik Sigortası Genel Şartlarında revizyon yapıldı. Trafik Sigortası işlem ücreti ve teminat limitleri artırıldı. BES ’de devlet katkısı %30’a yükseltildi. Ülkemizde ilk kez Sigorta Fuarı düzenlendi. Katılımcı sayısı ve programın etkinliği açısından çok başarılı bir etkinlik oldu. Birliğimiz Sigorta Acenteleri İcra Komitesi de, bu süreçlerin tamamında etkin rol oynadı. Özellikle Sigorta Fuarının bu kadar güzel bir şekilde tamamlanmasında İcra Komitemizin emeği çok. Ben, bu fuarın düzenlenmesine vesile olan; İcra Komitesi Başkanımız Levent Bey’e, fuarın organizatörü olan İcra Komitesi Başkan Yardımcımız, aynı zamanda Antalya TSO Meclis Başkanımız Süleyman Bey’e TOBB-SAİK üyelerimize ve Sektör Meclisimize teşekkürlerimi sunuyorum. İnşallah bu fuar geleneksel hale gelir ve ülkemiz sigortacılık sektörünü daha da ileri noktalara taşır.”

Panelde TOBB Başkanı Sayın M. Rifat HİSARCIKLIOĞLU nun ardından, TOBB SAİK Başkanı Sn. Levent Korkut’un panel moderatörü Sayın Noyan Doğan’ın sorularına verdiği yanıtlar ve İcra Komitesi çalışma ve görüşlerine dair yaptığı önemli konuşmanın metnini aşağıda sizlerle de paylaşıyoruz.

Sizleri şahsım ve TOBB Sigorta Acenteleri İcra Komitem adına saygıyla selamlıyorum.
Sigorta haftasında bu güzel programda sizlerle bir arada olmaktan büyük memnuniyet duyuyorum.
Pandeminin belki de tek olumlu etkisi, online toplantılar oldu. Bugün Türkiye’nin her yerinden meslektaşlarımızla bir arada olabildik. Ben tüm acente arkadaşlarımı ve diğer katılımcıları yeniden selamlıyorum. Tüm sektörün ve vatandaşlarımızın Sigorta Haftasını kutluyorum.

Sigorta Haftası için bir parantez açmak istiyorum. Bu hafta kapsamında 81 ilimizin tamamında sigorta acenteleri tarafından çeşitli etkinlikler düzenleniyor. Anaokulu öğrencileri ile bir araya gelenler, üniversitede toplantı yapanlar, müze ziyaretleri gibi çok orijinal bir birinden güzel etkinlikler planlanmış. Ben bu çalışmaları yapan meslektaşlarımı, Oda Meslek Komitesi ve acente dernek yöneticilerini, başkanlarını tebrik ediyor, onlara sektörümüz ve İcra Komitem adına teşekkürlerimi sunuyorum.

Malumunuz pandemi sonrasında Dünya da enflasyonist bir dönem başladı. Artan fiyatlar tüm sektörlerde maliyetleri artırdı. Pandeminin olumsuz etkileri üzerine yaşanan bu maliyet artışı biz acenteleri de olumsuz etkiledi. Acentelerin maliyet kalemlerini incelediğimizde %74’ü personel, %16’sı ise kira gideri. Maalesef bu kalemlerde enflasyonun da üzerinde artışlar meydana geldi ve halen de bu artışlar hızla devam ediyor.

Tabi avantajlı olduğumuz noktalar da var. Sigorta bedel ve primlerindeki artışlar gelirimizi olumlu yönde etkiledi. Ama bu konuda müşteri bilgilendirme ve ikna çabaları yeni bir maliyet kalemi olarak karşımıza çıktı. Zira, bina ve emtia fiyatlarındaki artış özellikle konut ve ticari yangın sigortalarında, mühendislik sigortalarında teminat artışını zorunlu kılmıştır. Bazı poliçelerde enflasyon koruma klozu bulunmakta. Bu %10 veya %20’lik bir koruma sağlıyor. Ancak takdir edersiniz ki herhangi bir hasar anında bu oranlar yetersiz kalıyor ve sigortalılar eksik sigorta uygulaması ile karşı karşıya kalıyor.

Bu konuda sigortaları bilgilendirmek için yoğun çaba ve mesai harcıyoruz. Müşterilerimizi ziyaret ediyor, konunun önemini ayrıntılı bir şekilde bizzat aktarıyoruz. Ama ulaşamadığımız ya da ikna edemediğimiz sigortalılarda olabiliyor.

Bu nedenle, sigortaya duyulan güvenin zedelenmemesi, sigortalıların mağduriyetinin engellenmesi için poliçelerdeki enflasyon koruma klozu oranlarının mevcut enflasyon rakamları dikkate alınarak güncellenmesi gerekmektedir. Ticari rizikolarda durum biraz daha farklı. Ticari poliçelerde sigorta bedellerinin aylık olarak güncellenmesi ya da dövize endeksli poliçe yapılmasını öneriyoruz.
SEDDK geçtiğimiz günlerde güzel bir düzenleme yaptı. Trafik Sigortasında teminatların yetersiz kaldığını belirterek artırılması talebimizi İcra Komitesi olarak SEDDK ’ya iletmiştik.

Sağ olsunlar, Kurul trafik teminatlarını %100 oranında artırdı. Bu artıştan dolayı Kurul Başkanımız Sayın Ali Ersoy’a ve Kurul üyelerine teşekkürlerimizi sunuyoruz. Ama düzenleme yapılırken bir konu eksik kaldı. Acente taban komisyonları artmadı. Taban Komisyonların da bir an önce eskiden uygulanan % 17 seviyesine çıkarılmasını talep ediyoruz. Bu konuyu ısrarla takip ediyoruz. Çünkü özellikle Anadolu’da, küçük yerleşim yerlerinde faaliyet gösteren acentelerimizin tek geçim kaynağı trafik sigortası.
Bazıları diyor ki, orada da acente olmasın. Örneğin, Elazığ ili Sivrice ilçesinde acente olmasa da olur. Sivrice ’liler başının çaresine baksın. Poliçeyi nereden bulursa bulsun. Bu çok yanlış bir düşünce! Öncelikle bu zorunlu sigorta, Devlet vatandaşa yaptıracaksın diyor. Bizim bu poliçeyi taşrada ki vatandaşa da ulaştırmamız lazım. Bir diğer konu, (Ahmet Yaşar Bey de bana hak verecektir) bir sigorta şirketinin risklerinin belirli bir coğrafyada hele hele Ankara, İstanbul, İzmir gibi metropollerde toplanması o sigorta şirketi için büyük risk.

Bir diğer konu istihdam!
Bir diğer konu bu acenteler sektörün kadrolu elçileri! Sigorta bilincinin artmasında, deprem, sel, dolu, yangın gibi büyük afetlerdeki hasar süreçlerinin yönetiminde, yeni sigorta ürünlerinin müşteriye sunulmasında son derece önemli bir rol üstlenmektedirler.

Bu nedenlerle, tekrar vurgulamak istiyorum. Küçük acenteleri yaşatmalıyız…
Trafik komisyonlarını artırmalıyız.
Hasar süreçlerine gelecek olursak; hasar halinde, hasar tespit ve tazminat süreçlerinin dikkatli bir şekilde takibi gerekiyor. Bizler sigorta şirketlerinin temsilcisiyiz ama tazminat süreçlerinde sigortalıya yardımcı olmak Kanuni görevimiz. Acentelerimiz bu konuyu ihmal etmemeliler.

Bireysel Emeklilik Sistemi, Hayat Sigortaları, Finansal Sigortalar, DASK, Özel Riskler, Tarım Sigortaları gibi alanlarda acenteleri nasıl daha aktif hale getirebiliriz. Bu konuda, SEDDK ‘nın, TOBB-SAİK ‘in, TSB ‘nin, sigorta şirketlerinin ve acentelerin neler yapması gerekiyor? Bireysel emeklilik konusunda ben biraz dertliyim. Biz yetkili makamlara dedik ki, acente teknik personeline BES aracılığı yetkisi verin.

Personelimiz sigortalılarla iletişimlerinde çapraz satış yapsınlar, BES ürünlerini de pazarlasınlar. Herkes çok güzel fikir dedi. Ama düzenleme bir türlü gelmedi. Bakınız Peygamber efendimiz ne diyor? “Kolaylaştırın, zorlaştırmayın!” Biz ne yapıyoruz, BES aracılığını zorlaştırıyoruz. Yahu bu adamlar hayat sigortası satıyor. Çok daha teknik, çok daha zor ve sorumluluğu daha ağır. ama BES satamıyor. Bireysel Emeklilik Sistemini geliştireceksek, acenteyi bu alana çekmeliyiz. Bunun için, acentelere BES satış yetkisi verilmeli ve bu alanda çalışacak acentelere ilave maddi katkı sağlanmalıdır.

Kıymetli katılımcılar; Acentelerin motor dışı alanlarda da etkin olmaları bizim öncelikli hedefimiz. Bu nedenle, TSB ile birlikte hazırladığımız eğitim programında bu konuların da yer almasını özellikle istedik. Çok güzel ve kapsamlı bir eğitim programı hazırladık. Ayrıca eğitimi online yapacağız. Kars’daki acente de, Tekirdağ’daki acente de rahatlıkla faydalanacak.

Ben eğitim programının hazırlanmasında bizlere destek veren hocalarımıza, TOBB ve TSB görevlilerini ve bütçeyi onaylayan Yöneticilerine teşekkürlerimi sunuyorum. Bununla birlikte, ÖRYM ve TARSİM ’le devlet destekli alacak sigortası ve tarım sigortası ürünlerinin acenteler tarafından satışı için özel projeler, etkinlikler düzenliyoruz. Faydasını da görüyoruz.

Bu çabalar sonrasında her iki alanda da acente üretimleri arttı. Ben buradan sürece desteklerinden dolayı TARSİM Genel Müdürü Serpil Hanıma ve TÜRKRE Genel Müdürü Selva hanıma teşekkürlerimi iletiyorum. Tabi bu alanlarda acenteyi motive edecek unsurlar da gerekli. Öncelikle dağıtım kanalları arasında haksız rekabet ve uygulamalar engellenmeli.

Acente arkadaşımız TARSİM poliçesini satıyor. Müşteriye teslim ediyor. Satışı kapattım diyor. Sonra iptal et, kredi kuruluşu düzenleyecek! Peki bu durumda acente yerine siz olsanız bir daha poliçe satışı için uğraşır mısınız? Emek, çaba, para harcar mısınız?

Bir diğer konu da risturn, yani komisyon iadesi veya komisyon indirimi yapılması. Poliçeyi satıyorsunuz. Başka bir aracı diyor ki ben komisyon almayım. Daha az öde. Ya da kredi kartına iade edeyim, çip para vereyim, akaryakıt alayım. Bu şekilde sigortacılık yapılır mı? Acentelerin, brokerlerin emeklerine, sektörün parasına yazık değil mi? Acenteyi sektörün, sistemin içinde tutacaksak, kurumsallaştırıp, mesleğine yatırım yapmasını, pazarlamaya odaklanmasını sağlayacaksak, bu haksız uygulamaları biran önce sona erdirmeliyiz.

Sayın Korkut ve diğer panelistlerin konuşmalarının ardında acenteler ve katılımcılarla soru-cevap bölümüne geçildi. Bu bölümde Acenteler özellikle SEDDK ve TSB Yöneticilerine aşağıda ki soruları yönelterek haklarını savundular.

Komisyonlarımız neden artmıyor.?
Sigortam.net neden komisyon iadesi yapıyor?
Brokerler neden bireysel işlerle uğraşıyor?
Trafik Sigortalarında DASK ’taki gibi neden devir zeyli yapılamıyor.?
Doğrudan Tazmin neden getirilmiyor?
Çöp ve emlak vergisi ödenirken neden DASK poliçesi var mı yokmu diye sorgulanmıyor?
Sigorta primi üzerinden neden komisyon iadesi yapılması engellenmiyor?
Yetkisiz kişilerin poliçe kesmesini engellemek adına neden Sigorta Şirket ekranlarına e-devlet sorgulaması ile girilmiyor?

Panel geniş bir Acente katılımı ile başarıl bir şekilde sona erdi. Her zaman olduğu gibi panelde de biz Acentelerin haklarını savunan İcra Komitesi Başkanı Sayın Korkut ve İcra Komitesi üyeleri ile destek veren Acente meslektaşlarımıza Ekibimiz adına teşekkür ediyor, şükranlarımızı sunuyoruz.

Saygılarımla,
Acentelerin Sesi Ekibi